Bir dedenin torununa 7. yaş doğum günü hediyesi...

Bir dedenin torununa 7. yaş doğum günü hediyesi…

Sezai Koç dostum olarak gördüğüm değerli bir insan.

Aşağıdaki öyküyü bana anlattı; çok etkilendim. Sizlerle paylaşmak istediğimi söyledim; izin verdi.

Kendim ve sizler adına kendisine teşekkür ediyorum.

***

Torunum Ada Kaplan’a doğum günü hediyesi

Ben 1966 yılı Ankara Hasanoğlan Atatürk İlköğretmen Okulu mezunuyum. Benim okulumda tüm öğrenciler yatılı idi.

9. ve 10. sınıflarda okuyan tüm öğrenciler yaz tatilinde Temmuz veya Haziran aylarından birinde bir ay bedenen okullarında çalışırlardı.

Biz 9. sınıftan 10. sınıfa geçtiğimiz yaz tatilinde (1963-1964 eğitim öğretim yılı) okulumuzun tren istasyonuna bakan yamacına (oldukça büyük bir alandır) 5.000 adet çam fidanı diktik.

1 ay boyunca da her gün bedenen çalışarak çam ağaçlarının bakım ve sulama işlerini yaptık.

Yıllar sonra eşim ve çocuklarımla Hasanoğlan’ı ziyaret ettiğimde kocaman bir çam ormanı ile karşılaşınca göz yaşlarımı tutamamıştım. Her ağaca dokunarak sevmeye çalışmıştım.

Hayatım boyunca da mekan ve fırsat buldukça hep ağaç dikmeye çalıştım.

İstanbul’a çok yakın bir köyde, küçük bir bahçeye sahip müstakil bir evde yaşamaya başladık. Çocuklarım ve torunlarım İstanbul’da yaşıyorlar. Arada hafta sonlarında yatılı olarak bize gelirler.

Torunum Ada Kaplan’ın 7. yaş gününü kutlamak üzere bize geldiler. Akşam hep birlikte yemek yedik ve herkes hediyelerini getirerek Ada’nın doğum gününü kutlayıp hediyelerini verdiler. Kimi kıyafet, kimi bilgisayar oyunu, kimi ayakkabı almışlardı.

Ada sürekli beni takip ediyor ve kendisi için aldığım hediyemi getirmemi bekliyordu. “Adacığım ben hediyemi yarın sabah vereceğim” dedim.

İyice meraklandı ve benim ne aldığım konusunda sürekli tahminler yapmaya başladı.

Ben de her seferinde hayır o değil, asla tahmin edemizsin diyordum.

Sabah erkenden yanıma geldi. Dede hadi hediyemi ver dedi. Üzerini giyinip bahçeye gelmesini söyledim, ben de bahçeye çıktım.

Ada bahçeye gelince ona bir “BEL” verdim kendim de küreği aldım. Haydi bakalım şuraya bir çukur kazacağız dedim.

Şaşkınlıkla çukur açmaya başladı, ben de kendisine yardım ediyordum. Küçük bir çukur açtık ben gidip daha önce aldığım limon ağacını getirdim.

“Adacığım benim doğum günü hediyem bu limon ağacı. Bunu sen dikeceksin, can suyunu sen vereceksin ve bize her geldiğinde kendi ağacının bakımını yapıp sulayacaksın,” dedim.

Ağacı çukura birlikte koyduk, Ada dışarıdaki toprakları çukura doldurdu, üzerine bir miktar gübre koydu ve toprağı yeteri kadar tepeledikten sonra da can suyunu verdi.

Daha önceden hazırlattığım, üzerinde “BU LİMON AĞACI 7. YAŞ GÜNÜNDE ADA KAPLAN TARAFINDAN DİKİLMİŞTİR.” yazılı metal kartı Ada’ya vererek ağaca asmasını söyledim. Daha sonra yanıma çağırarak yanaklarından öperek doğum gününü kutladım.

***

Okuduğunuz için teşekkür ederim. Umarım siz de benim gibi sevdiklerinizle paylaşırsınız.
Selamlar, sevgiler…

Doğan Cüceloğlu

(30 Nisan 2017)